Tepkiler Sonuç Verdi Çayda Olumlu GelişmeGönen Çayında Son Durum Sulama Birliği Başkanı Bülent Canın “Ben Çiftçime Zehirli Su Vermem” çıkışının ardından, zarar gören köylerin ayaklanması ve Sulamadan yararlanan 47 köyde yapılan imza kampanyası sonuç vermeye başladı. İlk kez Gönen çayında kokunun azaldığı, kaplumbağaların suda yüzmeye başladığı ve çifçilerin yüzlerinin gülmeye başladığı görüldü. Musakça Muhtarı yaptığı açıklamada “çaya katık salan sanayiciler arıtmayı çalıştırdıktan sonra çay suyunda iyileşme oldu. Sulama Birliği başkanı Bülent Can da çayın kenarında yaptığı açıklamada; “ çabalarımız sonuç vermeye başladı, hafif esen rüzgara rağmen koku yok, ilk defa çayda kokunun azaldığını ve köylülerin rahat bir nefes aldığını gördük. Demek ki arıtmalar çalıştırılsa bu iş olacak, herkes memnun olacak. Tam olamasa da çaydaki bu kısmi iyileşmeden umarım sanayiciler de memnun kalmışlardır dedi. Keşif’in Yorumu:Bülent Can’ı kutlamak lazım. Demek ki bir şeyi isteyince, üzerine düşünce oluyormuş. Atağa kalktı, rest çekti, çiftçileri, üyelerini, köyleri, sivil toplumu arkasına aldı, araştırmalar, imza kampanyaları, tahliller sonunda çayda iyileşme herkesin yüzünü güldürmeye başladı. Bülent Can’a İş adamı ve Gönen Ticaret Borsası Başkanı İbrahim Mutlunun da destek olması kısa sürede sonuca gidilmesini sağladı. Buradaki olayda Bülent Can adeta direndi, ültimatom verdi, rest çekti. Aslında siyaset de böyle olmalıdır. Belediye başkanı Hüseyin Yakar burada gölgede kaldı, pasif kaldı. . Bu işi belediye başkanı yapmalıydı, seçimle geliyordu, ama hizmet ama oy beklentisi için Gönen çayının kirliliğine tepkiyi koymalı, masaya yumruğunu vurmalı ve bu işi Bülent Can dan önce, yıllar önce, hatta 10 sene önce çözmeliydi. 10 senedir Gönen çayına bir çözüm bulamayan birisi olarak tarihe geçmemeliydi. Ancak bu güzel gelişme devam ettirilmeli. Kirlilik henüz bitmiş değil, iyileşme var. Sıkı takip edilmeli bu sanayiciler. Arıtmalar bilimin ışığında doğru ve adaletli olarak çalıştırılsa, en iyi teknoloji kullanılsa daha ne güzellikler olacak ve herkes bu iş den karlı çıkacak. Çiftçi memnun artık ürünümü gönül huzurunda sulayabileceğim, aldığım mahsulü soframda ağız tadıyla yiyebileceğim, sağlık endişem olmayacak diyor. Bundan sonra da bu iş sıkı takip edilmeli. Ben bu sanayicilere fazla güvenemem doğrusu. Giderlerini kısmak, sözde çok kar kazanmak için tekrar arıtmalarda hile yapabilirler. Bence bir denetim komisyonu kurulmalı. Belirli aralıklarla denetimlerde, tahlillerde bulunup raporlar vermeli. Bir de bu çevreyi kirletenlere, insan sağlığını tehlikeye atanlara yüksek cezalar var, bunlar işletilmeli. Mesela çayı kirletenleri hiç mahkemeye veren olmamıştır, çevreyi kirletme için ceza verilmemiştir. Velhasıl kelam iyi bir yoldayız, Gönen çayındaki bu iyi durum daha iyilere doğru devam ettirilmeli. Ölçü nedir, şudur ölçü Gönen çayında şimdilik kaplumbağalar kıpırdanmaya başladı, balıkçılarda oltalarını alıp balık tutmaya başladılar mı bu iş tamam demektir. Haydi Gönen çayda balık tutmaya ne dersiniz. Onun için Bülent Canı gerçekten tebrik etmek lazım. Şimdi sıra Gönen- Yenice karayoluna geldi. Tavsiyem ondada rol almalı, kim alırsa arlın ama birileri alsın şu Yenice- Gönen yolu yapılsın. İnsanlar kan ağlıyor, lanet okuyor ilgililere ve yetkililere biliyor musunuz. Bilmiyorsanız bilin diye söylüyorum. 25.07.2013 11:44 Buyrun! TÜBİTAK Raporu! Gönen Çayı’nda yaşanan kimyasal kirlilik üzerine kamuoyunda yaşanan tartışmalar süre dursun, 26 Haziran 2013 günü Gönen Tabakhaneler Arıtma Tesisi deşarj kanalından ve Gönen Çayı’ndan Sulh Ceza Mahkemisi tarafından alınan su numuneleri TÜBİTAK Bursa Test ve Analiz Laboratuvarı’na gönderildi ve analiz sonuçları geldi. TÜBİTAK Bursa Test ve Analiz Laboratuvarı adına Laboratuvar Sorumlusu Mustafa Hamdi Türkmen ve Müdür Doç.Dr.M.Akif Çimenoğlu imzalı rapora göre, Gönen Çayı’na atık su değil, ZEHİR akıtılıyor. TÜBİTAK Raporuna göre, Gönen Çayı’na tabakhanelerden deşarj edilen atık suda yaşanan ağır metal kirliliği tavan yaparken, özellikle krom değerlerinin normalinden 92 kat fazla çıkmış olması, başta kanser olmak üzere bir çok rahatsızlık için alarm zillerini çalıyor. Halk Sağlığı uzmanları, analiz değerlerinin dehşet verici olduğunu belirterek, konunun Anayasa’nın yaşama hakkının sağlıklı koşullarda güvence altında tutulması ve sürekliliğin sağlanması maddesinin ihlalini de içerdiğine dikkat çektiler. Keşif Dergisi Haber 13.7.2013 Gsm:0536 6062730
|
2646 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |